RSS

Exlibris;mülkiyet hakkı

kaynak

Fotoğraftaki Hayalet


1725'li yıllarda Altdorf Üniversitesinde anatomi profesörü olan Johann Heinrich Schulze'un gümüş tuzlarının ışık etkisiyle karardığını kanıtladığı gün fotoğrafın kimyasal hikayesi de başlamış olur. Sonra bir sonraki araştırmacı ya da bilim insanı bu gelişmeleri daha da ileri görürecek buluşlarla fotoğraf kimyasını ilerletmeye devam eder. Bu kimyasal ilerlemelerin yanı sıra teknik gelişim de beraberinde gelir. Artık fotoğraf çoktan icat edilip patenti alınmıştır ve üzerinde profesyonel ve amatörlerin uğraştığı bir meslek haline gelmeye başlar. Tam da bu sıralarda 1840'lı yıllarda önce ABD'de başayan ve sonra Avrupayı saran spiritülaist akım fotoğrafın icadından ve gelişiminden çok fayda görür.Özellikle ilk başlarda cam levhaların,bakır levhaların,bir sürü kimyasal işlemden geçirilip,gümüşle kaplanıp, civa ve benzeri maddelerle kimyasal tepkimeye girmesi sağlanarak görüntü oluşturma çabaları sonucunda temizlenemeyen levahalarda önceki işlemlerden kalan görüntülerin kazayla diger görüntülere eklenmesi ya da bir fotoğrafik teknik olan üstüste çekimler ve baskılar yoluyla bilinçli yapılan çoklu görüntüler, spiritüalist akımın temsilcileri için fotoğraftaki hayalet olmuş, ölülerin iletişim kurmak için fotoğraflarda göründüklerini iddia etmişlerdir. Öte yandan bunun teknik bir hadise olduğu konusunda açıklama yapan fotoğrafçılar ve bunu eğlence sektöründe kullanan,"London stereoscopic Company" ve "Underwood & Underwood" gibi ticari kululuşlar da vardı. Fakat inancın sarsılmaz gücü sayesinde fotoğraf , ölüler ve canılalar arasındaki iletişimi sağlayan okilt bir araç olmuştur.

bugün bloktaki ilk gün

hödöhödöhöyy!!