RSS

Ersen Ve Dadaşlar!!!

Dün gece Bizim Şino BH'nin saçlarını keserken SH de yeni moda saç stillerini bize sevdirmeye çalışıyordu. Sonra bizim yadsımalarımıza dayanamayıp bi moda blogu açtı ve ordaki giyim tarzlarını göstermeye, fikri sabitlerimizi yıkmaya uğraşıp durdu. Sonra bana bi gözlük gösterdi ve "böyle bi gözlük istiyorum mesela ben" dedi, ben de "git lan o ne öyle Pet Shop Boys gözlüğü len bu, moda bu mu yani" diye bi laf edince, SH de bana dönüp, "ay DŞ sen anneanne modunda bi insansın yaa, her şeyi kınayan, sen de 90'larda deri ceket giyip, gümüş yüzükler takıp, rocker takılırken annenin -ay bizim kız da eskiye özeniyor, aynı Ersen ve Dadaşlar gibi giyinmeye başladı- demiş olma ihtimali ile aynı şey bu dediğin" deyince, biz bi koptuk bi koptuk Ersen ve Dadaşlar benzetmesine anlatamam gülerim yani o kadar!! Sonra düşününce evet lan biz de bi ara 90'larda genç olarak yaşarken dar siyah pantolonlar, altı kazınmış saçlar, gümüş takılar, asker postalları giyerdik. Sonra ispanyol paçalar giymeye başladık. Sonra da işte bu haldeyiz yani ben bu haldeyim. Acaba gerçekten anneanne modunda takılıp, gençlerin gerisinde mi kalmaya başladım lan(?) Eğer öyleyse ve eğer bi çocuğum falan olursa çocuk tezeği şimdiden avuçla yedi demektir!!! Korkunnnnçççç!!!!
Ersen ve Dadaşlar Şurdan

Sahalardan Uzak Kalmış Bi Futbolcu Gibi Bi Şey Olmak!!!!

Bu sıralar zamanın göreceliğinde hayatım harala gürele, hızla akıp gitmektedir. Önce dükkandır, yeni mekan arkadaşlarıdır, kurstur , bizim Fatma Girik'tir derken bütün bunlardan geriye aklımda kalanlarsa; Değişik bi iki arkadaşın hayatıma yeni girmesi, bazılarının da uzaklaşması, derken deri traşlama çabaları, bi Ebru teknesiyle tanışma, Dükkana çekçekli bavulla eşya taşıma, Kadırga simidi denen yiyeceğin hayranı olma, her gün cübbeli ahmet hoca kılıklı tiplerle selamlaşma, ÖB'yi nerdeyse hiç görememe, bizim Fatma Girik'e sürekli rüşvet mahiyetinde hediyeler alma...
Bugün ise, her zamanki gibi uzun ve zorlu bi yolculuk sonunda eve ulaştım sonra bizim Fatma Girik'e renk renk lif ipi aldım; zira ÖB bugün Samsun semalarında raks eder iken bizimki de iplerle halleşirken, mutlu mesut bi gece geçirmenin hayalini kurmaktaydım ve aynen de öyle oldu. Sakin, asabiyetsiz ve bol yalanlı( yalan derken yangil nerde, Öb nerde gibi sorulara, sendikada, seni aramış ya, geç gelcem demiş yaa, bak ne kadar düşünceli arayıp gecikeceğini haber veriyor, ÖB de mesai de geç gelcek yaaa... gibi) bi gece geçirmenin dayanılmaz hafifliğinde, sahalara dönen bi futbolcu edasıyla hafif koşu yapar gibi, bi bloguma girim de bi iki satır bişi yazayım, bi ceh deyeyim dedim.
Hadi o zaman bu güzel, huzurlu, ev sakinlerinin mutlu olduğu günü güzel bir duşun yumuşaklığında yatağa sızarak ve bi gözüm açık sevgilimin sağ sağlim semalardan yeryüzüne inmesini temenni ederek tilki uykusu modunda şey etmek üzre huzurlarınızdan ayrılıyorum.

not: uzun süredir elime kalem almamanın ezikliği ve tutukluğu içinde huzursuz bi yazı yazmış olabilirim ama yine de yayınlamak istiyorum. Bu da böyle olsun.

İki 33'lük!!

İki 33'lük birayla sarhoş olacağım günleri görmek de varmış kaderde!! Bu durumu hiç kendime yakıştıramamakla beraber, uzun zamandır hiç içmediğimi de farketmiş bulunuyorum. Sahiden de içmeyi, eğlenmeyi unutmuşum bu aralar. Sürekli istikbalimi kurtarma peşine düştüğüm aşikar da, öyle hırslı bi tip de değilim n'oluyor yani bana diyesim geldi kendime! Galiba bu kırık yaş bunalımına adım attım, gerçi kırka daha üç beş yıl var amma yine de neydim ne oldum tribine girdim. Zaten o yüzden can havliyle bu dükkanı tutmadım mı, can havliyle kendimi hiç hoşlaşmadığım fotoğraflar çekerken bulmadım mı(?). Bi de şimdi çoluk çocuk mevzuları çıktı. Ulan nedir bu üreme arzusu anlayamadım ki arkadaş. ÖB'de had safhada lakin bende tık yok. Gerçi anaç bi tarafım olduğu ortada; problem çözmedeki kıvrak ve pratik zekamı ve herkese hatta FG'ye bile haddinden fazla verdiğim sevgiyi göz önünde tutarak sevgi ve duygu doluluğumu da eklersek bunların toplamından fevri ve sabırsız hallerimi, haksızlığa uğradığımda dönüştüğün saldırgan kaplan durumumu, affetme konusundaki yavaşlığımı ve zaman zaman takındığım alıngan ve gereksiz gururlu hallerimi çıkartırsak mükemmel bir ana hatta insan tablosu çiziyor olmam benim bile gözümden kaçmadı değil hani. Ama yine de bi insan yetiştirmeye karar vermek gerçekten de çok sorumluluk isteyen ve çok ciddiye alınması gereken bir konudur benim için. Özellikle ben bir çocuk doğuracaksam, o çocuğun büyürken insanlık evrimini tamamlaması benim için en önemli şeydir. Bu da çok kolay bişi değil zira çevremdekilere bakınca kendileri evrimlerinin tamamlandığının farkında bile olmayan canlılar olarak gezinirken bi de onların üremesi benim için en korkunç korku filminden daha korkunç. Neyse ya bu biraların etkisi geçmeye başladı galiba. Ben en iyisi bi bira daha açıp dükkana götürceklerimi ayırmaya devam edip bu sonu dipsizleşen üreme sorununa bir es veriim!!:))

Sabah sabah Shantel'le çoşmak

Bu sabah ev ahalisi olarak saat 11.00'da kalktık. Hemen FG'nin kahvaltısı hazırlandı tabi, Yazık garibimin dişleri de yok ya hiç doymuyo o yüzden ona özel bişiler hazırlanıyor ve bizden önce yemesi gerekiyor, zira canı çekiyor ekmeği ısırarak yememizi bile. Neyse işte sıradan bir hafta sonu günü, kahvaltı, toparlama, yemek yapma, evi temizleme, çamaşır, ütü, FG'nin banyo operasyonu , sonra diş hekimi randevusu, sonra eve dönüş , yine yemek, yine temizlik, falan...

Şimdi kahvaltı işi bitti. Temizlik ve yemek işini halletmem lazım ki diş randevusu için çıkmamız lazım lakin şöyle bi bi iki mail bakim derken aklıma İtunes'u açmak geldi ve açıp direkt Shantel dinlemeye başladım. Ben de bi çoşku hali ki sormayın, galiba haftalardır bu iş yeri için debelenmekten ve evde sürekli aşayiş ve düzeni sağlamaktan çok sıkılmışım. Tabi bi de üstüne rejim yapmak anam anam diyim ben sana durumuna getirmiş beni.
Bi de bugün SH'nin hoşgeldin ev partisi var, aklım orda ama gidemicem. Şimdi ben orda şakalar komiklikler içinde arkadaşlarımla çoşarken sevgilimin tek başına FG ile ilgilenmesi adil olmaz. Kaldı ki o bu iki haftadır çok stresli çalıştı ve uzun iş seyahatlerini günü birlik yaptı ki ben de tek başıma kalmiim FG ve şeysi ile. Neyse ben de şimdi çoşuyorum kendi kendime, yatak odamda mac'imin karşısında Shantel'le çoşarak SH'nin gelişini kutluyorum sabah sabah. Dur arayayim şu kızı da bi de telefonda hoş geldin diyeyim onu da çoşturayım Shantel eşliğinde hahah:)))))